İçimden Geldiği Gibi

Sağanak başladı
Kanat çırpıyor kuşlar
İşte sessizliğimin ilk anları
Alnıma düşen damlalar
Burnumdaki sızı
Boğazımdaki düğüm
Saçakları çıktı hayatın
Yollar uzadı
Mesafeler
Girdi aramıza
Nasıl gözümde tütüyorsun
Gözlerimi kapatıyorum
Seni düşünüyorum
Kokunu
Ellerini
Gözlerini
Seni ne çok seviyorum
Hiçbir bahane geçerli değil
Biliyorum
Dolaşıyorum sensiz sokaklarda
Dolanıyorum karanlıklara
Kaçıyor kuşlar

Öyle güzelsin, öyle tatlı, öyle şirin, öyle bal

14.06.2011

‎365 gün 23 saat 9 dakika 16 saniyedir bizimlesin
Hayatımıza hoşgeldin bebeğim
Yüreğimize umut, kalbimize huzur, ağzımıza tat
Evimize neşe, hayatımıza güneş, bahtımıza şans
Gözlerimize ışık, damarlarımıza kan, susuzluğumuza su oldun

İyi ki doğdun hep beklediğim iklimim
İyi ki doğdun hiç bitmeyen hasretim
İyi ki doğdun yüreğimde merhametim
İyi ki doğdun sevmelere doyamadığım
İyi ki doğdun bakmaya kıyamadığım
İyi ki doğdun kendimden sakındığım
İyi ki doğdun AŞK'ım
Umudum, dünüm, yarınım
İyi ki doğdun diğer yarım

NİCE MUTLU YILLAR ERENİM, MUTLULUK DOLU YILLARIN OLSUN AŞK KUŞUM

Fırından yeni çıkmış ekmek gibisin sabahları, sıcacık, yumuşacık, mis gibi kokan.
Gülüşüne dünyaları veririm, ölürüm bir damla göz yaşına.
Dokunmaya kıyamıyorum çoğu zaman, öpmeye, koklamaya.
İyi ki doğdun oğlum, iyi ki bizim oldun, hayatımıza güneş gibi doğdun
Mutluluk dolu ailemize bir kat daha mutluluk kattın.
İyi ki varsın meleğim

Bebeğim'e

cümlelerim tükendi cebimde
ahh bulsam en doğrularını
ki seni gördüm bugün gönlümle
sen ki tutundun bana
/ daha yeni yaratılan küçük parmaklarınla
kalbim, kalbine aktı bebeğim
tümden yeniden doğuyorum seninle
hücrelerimdesin, benimsin, benimlesin
/ armağanımsın
bu kalp bu günden sonra senin için atmasında ne yapsın?
yok ki daha ötesi
sen kalbimin diğer yarısısın...

07.11.2009 ultrasonda hareketlerini gördükten sonra sana yazdığım ilk şiir erenim.

Salıncak

Her pazar babamla parka giderdik bazen eminönüne hayvanat bahçesine, bazen maltepe sahiline, bazen kartala, bazen pendiğe mutlaka bir yere giderdik.

Çocukluğumdan aklımda kalan en güzel anılarım şu anda rahmetli olan babamla yaşadıklarım.

Geçen gün ereni salıncakta sallarken, babamın beni salladığı günler aklıma geldi. Eren sallanırken kahkahalar atıyor oysa ben çok korkuyor ve inmek istiyorum diye söyleniyordum. Tabiki o zamanki salıncaklar şimdikiler gibi değildi ne bel desteği vardı nede önde korkuluğu. Korkmakta haklıydım belkide.

Yine de erenin korku yerine mutluluk kahkahaları atması beni çok mutlu etti

Diş Buğdayı-Diş Buğdayı Menüsü

½ kg Diş buğdayı için buğday (aktarda satılıyor)
Nar
Ceviz
3 yemek kaşığı şeker

Buğday kaynatılır, soğuduktan sonra ceviz ve şeker ile karıştırılır. Tabağa alındıktan sonra üzerine nar ilave edilir. (araştırdığım tariflerde bonibon, lokum, draje şeker, jelibon koyulanlarıda gördüm fakat ben sade yapmak istedim ve çok lezzetli oldu)

11.ayda Eren

Karga karga gak, Gelicem, Anne, Baba, Mama, Bu(su) ve henüz ne olduğunu anlayamadım bir çok şey söylüyorsun
Müzik dinlemeyi çok seviyorsun, seni sakinleştirebildiğim tek şey müzik.
Her müziğe oynuyorsun, ben karga sesimle şarkı söylediğimde bile alkış yapıyorsun.
Yıkanmayı çok seviyorsun şampuan ile yıkanıyorsun seni küvetinden aldığımda şampuanın hala elinde oluyor, giyinirkende öyle ve elinden aldığımda kıyameti kopartıyorsun ve yine müzikle sakinleşiyorsun.
Bir şekilde iki elimizi yakalayıp yürümek istiyorsun özellikle balkon ve sokak kapısına götürüyorsun bizi.
İlk arabam ile yürüme alıştırmaları yapıyorsun, düşmekten çok korkuyorsun kendine tutacak bir yer bulup istediğin her şeye ulaşıyor ve elde ediyorsun ve ben buna bayılıyorum.
Park’ı çok seviyorsun. Sallanmaya, kaymaya bayılıyorsun. Sen gülünce dünyalar benim oluyor.
Gece 3 e kadar kendi yatağında yatıyorsun gece 03:00 olduğunda kalkıp yatağında oturuyor ve ağlamaya başlıyorsun yanımıza aldığımızda ise bir babana bir bana bakıp kıkır kıkır gülüyorsun, işte geldim diyorsun sanırım.
Sabah 6 da uyanıp biz işe giderken arkamızdan ağlıyorsun ve ben buna çok üzülüyorum meleğim.

Hindistan Cevizli Toplar-Diş Buğdayı Menüsü

(Evde bulunan malzemelerle tamamen doğaçlama )

1 paket petibör bisküvi
1 paket kare kakaolu bisküvi
1 avuç ceviz
2 yemek kaşığı pekmez
1 çay kaşığı tarçın
½ çay bardağı süt
Hindistan cevizi

Derin bir kabın içine bisküviler kırılır üzerine diğer malzemeler ilave edilir azar azar süt eklenerek yuvarlanacak kıvama gelmesi sağlanır.
Yuvarlanan toplar Hindistan cevizine bulanır, üzerine kürdan takılarak servis tabağına alınır.
(cevize alternatif olarak fındık , badem, Antep fıstığı kullanılabilir)
Afiyet olsun

Diş Buğdayı

Anadolu’nun birçok yöresinde hala uygulanan bir gelenek de diş buğdayı geleneğidir. Diş buğdayı eski bir Türk geleneğidir. İlk dişin çıkışını kutlamak için yapılan diş buğdayı, çocuğun dişlerinin daha sağlam olması, çabuk büyümesi ve rızkının artması niyeti ve dileğiyle bu kutlama aile arasında yapılır. Bebek ilk dişini çıkardığında yakın akrabalar davet edilerek diş buğdayı hazırlanır. Dişbuğdayı, kaynatılmış buğdayın şekerle harmanlanıp üzerine nar, ceviz, meyve şekeri gibi süsler konulmasıyla hazırlanır. İçine boncuk veya yüzük gibi bir şey saklanır. Saklanan eşya kime çıkarsa çocuğa çeşitli armağanlar alır. Diş buğdayı töreni ritim tutup şarkı söylenerek düzenlenen bir eğlenceyle kutlanır. Bu adetin bilinmediği ya da uygulanmadığı yerlerde, genellikle çocuğun dişinin çıktığını ilk görenin çocuğa bir gömlek dikmesi ya da hediye alması adeti vardır.
Diş buğdayını da mutlu annelerimden Yelizcim paylaşmıştı. Benimde çok hoşuma gitti, anneme anlattığımda sana yapmıştım dedi ve bir kat daha şaşırdım çünkü etrafımda hiç yapıldığını görmemiş ve duymamıştım.
Bu yazıyı okuduğumda eren 4 aylıktı sanırım aylarca erenin sürekli kaşınan ve çeşme gibi akan ağzını gözleyip bir parça pirinç tanesi görmeyi arzu ettim.
Çalışan bir anne olarak ilk dişini ben göremezsem diye düşünerek üzülüyordum.
13 ocak 2011 Perşembe akşamıydı. İşten geldim yarın annenin doğum günü erenciğim anneye ne hediye alacaksın bakalım dedim ve güldüğünde o güne kadar aldığım hediyelerin en güzelini en anlamlısını gördüm. İlk dişimiz patlamıştı sonunda. Alt iki dişi bir gün ara ile patladı.
Hemen diş buğdayı hazırlıklarına başladım. Nette bir sürü site gezdim diş buğdayı kurabiyelerini gördüm önce kendim yapmayı denedim ama sonra vazgeçtim iş, ev yeterince yoruluyordum. Burçin hanımın sitesini buldum ve kurabiyelerimizi yapmasını rica ettim ve çok güzel kurabiyelerimiz oldu. Birde pasta yaptırdım üzerinde diş fırçası ve macunu vardı ve ilk dişim çıktı yazıyordu.
Menü için kısır, Amerikan salatası, ıspanaklı pasta, iki renk börek, hindistan cevizli toplar, un kurabiyesi, poğaça, zeytinyağlı dolma ve diş buğdayı düşündüm.
Ispanaklı pastayı canım kardeşim Tuğbacım yaptı.
Evi süsledik ve konuklarımızı ağırladık çok eğlenceli bir akşamdı, akşamın sonuna doğru erenin önüne Mouse, fotoğraf makinesi, steteskop, ampul, kitap ve hesap makinesi koyduk neyi seçerse ilerideki mesleğini seçmiş olacaktı, eren steteskopu seçti ve sonrasında fotoğraf makinesini aldı.
Doktor olacağına ve hobi olarakta fotoğraf çekimi yapacağına kanaat getirdik J
Ve bir tabağa boncuk saklama geleneği vardı ve diş buğdayına bir inci sakladık ve sevgili arkadaşım Gürhan’a geldi. Aylarca erenin diş buğdayı hediyesini alamadığı için sonraki dişleri bir türlü çıkmadı en sonunda ilkin teyzesinin Gürhan amcası adına verdiği hediye sonrasında nihayet 11.ayda 3 ve 4.dişlerimizde birer gün ara ile patlattı.
Alt iki diş 9.ayda, üst iki diş 11.ayda çıkmış oldu darısı nice dişlerin başına…

Bir blog hikayesi

Hamileliğimden bu yana milyonlarca blog okudum sanırım. Her annenin heyecanını kendi heyecanım gibi yaşadım tek tek.

Bebeğimi kucağıma aldım gazıydı, dişiydi, ameliyatıydı, sarılığıydı, sebzesi, meyvesi, emziği, biberonu araştıra araştıra baktım küçük bir ansiklopedi olmuşum

Facebook’ta bir grup kurdum, hamilelik zamanımda hamileyiz.biz sitesinden hamiledaş arkadaşlarımı topladım, onlarda arkadaşlarını kocaman bilgi küpü annecikler olduk.

Şimdi hepimizde bir ilk yaş kutlama heyecanı var, kelebekler gibi kanatlanıp uçasım var.

Neden benimde bir bloğum olmasın dedim hiçbirşey olmazsa ileride oğlumla anılarımıza dair küçük notlar olan bir siteciğimiz olur.

Ve yazmaya karar verdim, ne kadar beceririm bilemiyorum ama artık bu dünyada biriciğim ve bende varım.

mutlu anneler grubumdaki tüm arkadaşlarıma sevgilerimi sunarım

Oğlum

Hayatıma gelip, dünyamı değiştirişinin 354.günü

şimdi sıcacık teninle, leblebi parmaklarınla, terli saçlarınla, miss gibi kokunla içeride uyuyorsun.

ben ise senden sadece bir oda uzaklıktaki mesafede seni özlüyorum

kaçırdığım ne anlar var kimbilir, çalışan anne olmak zor ama senin annen olmakta bir o kadar güzel

seni çok seviyorum prensim, meleğim, bebeğim

güneşim iyi ki varsın mis kokulum